Ayvaz OKUR
ayvazokur@hotmail.com
MUSAB BİN UMEYR
12/06/2014 MUSAB BİN UMEYR Musab Bin Umeyr, hem annesi ham de babası tarafından
Kureyşin asil ve zengin bir ailesine mensub idi. Zengin oldukları için gayet
rahat bir hayat sürüyordu. Orta boylu güzel yüzlü, nazik ve yumuşak huylu, son
derece zeki idi güzel konuşurdu. Güzel yüzlü ve zengin olduğundan Mekke halkı
ona gıpta ile bakardı. Mekke’nin kızları onun yüzünü bir kere görebilmek için
ardından ıslık çalarlardı. Peygamber efendimiz onun için; Mekke’de Musab’ dan daha zarif, daha narin, daha güzel kimse yok
idi. Saçları kıvrım kıvrım idi buyurmuşlar. İslamiyeti kabul ettiği an
hayatında birden bire değişiklikler oldu, eski servet ve zenginliğinin yerini
fakirlik aldı. Ailesinin sevgili oğullarına yapmadığı kalmadı. Onu dininden
döndürmek için, evlerindeki bir mahsene hapsederek, günlerce aç ve susuz
bıraktılar. Arabistanın yakıcı güneşi aldında, ağır ve tahammülü zor işkenceler
yaptılar. Fakat Musab Bin Umeyr bu ağır ve acımasız işkenceler karşısında sabır
ve sebaat gösterip, asla islamiyetten dönmedi. Her seferinde bütün gücüyle
haykırıyordu ”Allah’tan başka tapılacak ibadet edilecek ilah yoktur, Muhammed
(S.A.V) onun peygamberidir” İslamiyeti kabul ettikten sonra, Mekke’de sıkıntı ve
işkencelere maruz kalan Musab Bin Umeyr Resulullah’ın izni ile iki defa Habeşistana
hicret etti. Bir müddet orada kalıp her türlü sıkıntıya katlandı. Daha sonra
dönüp Peygamberimizin yanına geldi. Onun bu gelişini Hz. Ali ( Keremallhü veche ) şöyle anlatır; Resulullah ile oturuyorduk bu sırada Musab Bin Umeyr geldi. Üzerinde
yamalı bir elbiseden başka bir giyeceği yoktu. Resulullah onu bu halini görünce
mübarek gözleri yaşla doldu ve Kalbini Allah’u taalanın nurlandırdığı şu
kimseye bakın, anne ve babası onu en iyi yiyecek ve içeceklerle besliyorlardı. Allah
için bunların hepsini terk etti, Allah ve Resulünün sevgisi onu gördüğünüz hale
getirmiştir buyurdu. Musab Bin Umeyr zırh giydiği zaman Peygamberimize çok
benzediği için, müşrikler onu şehit edince Peygamberimizi öldürdükleri
zannetmişlerdi. Hz.Musab şehit olunca onun suretinde bir melek sancağı aldı. Musabın
şehit düştüğünden henüz Resulullah’ın haberi olmamıştı, ileri eyy Musab ileri
diye sesleniyordu. Bunu üzerine bayrağı elinde tutan Melek geri dönüp Resulullah
efendimize “Ya Resulullah ben Musab değilim” diye cevap verince Resulullah
efendimiz sancağı elinde tutanın Melek olduğunu anladı. Bundan sonra Peygamber
efendimiz sancağı Hz.Ali’ye verdi. Büyük Sahabe Habbab Bin Eret derki; Musab Bin Umeyr Uhud’da şehit edilince kendisini saracak
kısa bir hırkadan başka bir şey bulunamadı. O Mekke’nin en zengin ailesinin çocuğu. Hırkayı baştarafına
çektik ayakları açıldı, ayaklarına çektik baş tarafı açıldı. Resulullah’a haber
verdik, Resulullah efendimiz baş tarafını hırkayla, ayaklarınıda otlarla
kapatınız buyurdu. Allah onlardan razı olsun. Resulullah S.A.V efendimiz buyuruyorlarki “Benim Ashabım (sahabem) gökteki yıldızlar gibidir.
Hangisine tabi olursanız hidayete erersiniz” Allah onlardan razı olsun. Amin. Kaynak : Vaaz ve sohbet dinlemelerinden. Ayvaz OKUR |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
KABEYİ ÖZLEMEK - 04/10/2013 |
Kabe'yi özlemek nasıl bir şey? |
KOMŞU DUASI - 15/10/2012 |
KOMŞU DUASI |
GÖLYANI YAYLASINDA YOL ÇALIŞMALARI BAŞLADI - 13/10/2012 |
GÖLYANI YAYLASINDA YOL ÇALIŞMALARI BAŞLADI |